14 Şubat 2014 Cuma

Çarşaflı Menekşeyi Kocası 6Aydır Sikemiyormuş!

İstanbul Fatih semtinde bir apartmana
taşındık. Oturanların hepsi tutucu aileler.
Bazıları çarşaflı, bazıları türbanlı. Karım açık
giyinir ama fazlada açık olmayı sevmez.
Apartmana taşınalı bir ay geçmesine rağmen
hiçbir komşu hoşgeldine gelmediler. Erkekler
bana, kapalı kadınlarda karıma selam
vermiyorlardı. Bizi dışlamışlardı. Komşular
hoşgeldine gelmeyince, karım kek pasta falan
pişirmiş, onları çaya davet etmiş, ama kimse
gelmemiş. Akşam karımın gözlerinden yaşlar
akarak bana şikayet etti ve “Buradan
taşınalım!” dedi. Ne olduğunu sorduğumda,
komşular (Biz açık bir kadının pişirdiklerini
yemeyiz!) demişler.
Benim de canım çok sıkıldı, fakat,
“Taşınmayıp sabredelim, nasıl olsa bir aileyle
bir gün samimiyet kurarız.” dedim. Ama 1 yıl
kimseyle konuşamadan apartmanda oturduk.
Birgün karşı komşumuz çarşaflı Menekşe
hanımla apartman girişinde karşılaştım.
Elinde çok büyük bir karton kutu vardı,
taşımakta zorlanıyordu. Başını öne eğerek
bana, “Komşu, yardım edermisin?” dedi. Ben
de, “Hayhay efendim!” dedim ve elinden
aldım, yukarıya kadar taşıdım. Karton
gerçekten çok ağırdı, içinde Çelik Tencere
takımı varmış. Kapısının önüne kadar
götürüp bıraktım. Menekşe hanımın sadece
gözleri görünüyordu ve gözleri gülerek bana
teşekkür etti.
Birkaç gün sonra Menekşeyle tekrar kapıda
karşılaştık. Bana selam verdi, gözleri yine
gülüyordu. Bu sefer gözlerine dikkatli
bakınca çok güzel olduğunu fark ettim. O
da benim gözlerime derin derin baktı ve
“Komşu, kocam sizinle tanışıp bir çay içmek
ister, bize gelirmisin?” dedi. Ben, karımın bir
aylığına annesine gittiğini, evde yalnız
olduğumu söyleyip, “Karım gelince beraber
ziyaret edelim.” dedim. O da, “Siz yalnız
gelseniz de olur...” dedi. “Hayhay! Geleyim
ozaman.” dedim.
Akşam yemeğinden sonra kapılarını çaldım.
Menekşe açtı ve buyur etti. Beni oturma
odasına aldı. Kocası yatakta uzanıyordu, beni
görünce yarım oturdu ve “Komşu hoşgeldin,
kusura bakma, ben biraz rahatsızım, ayağa
kalkamıyorum.” dedi. Ben, “Önemli değil.”
dedim. Kısaca tanıştık ve karısına yardımım
için çok teşekkür etti. Kocası tutucuydu, ama
neşeli bir adamdı, kısa zamanda muhabbete
başladık. Altı ay önce trafikkazası geçirmiş
ve belinden aşağısı felç olmuştu, her şeyiyle
karısı ilgileniyordu.
Menekşe han ım çaylarımızı getirdi, çarşafını
çıkarmadan odaya oturdu. Üçümüz biraz
daha konuştuk ve erkenden ayrıldım.
Menekşe han ım kapıdan uğurlarken ona,
“Bir ihtiyacınız olduğunda söylemeniz
yeterlidir, elimden geleni yaparım.” dedim.
Güzel gözleriyle gülerek teşekkür etti.
Menekşenin gözlerini unutamıyordum. Çok
güzeldi. Uyurken dahi hayal kurmaya
başlamıştım, Menekşenin gözlerine bakarak
onu öptüğümü düşünerek uyuyordum.
Bir akşam geç vakitte kapım çaldı, hemen
açtım. Karşımda Menekşe duruyordu. Gözleri
bu sefer daha da güzeldi, çünkü
gözkapaklarını pembe ile renklendirmişti.
Çarşafının yüz kı smını açarak, “Mesut bey,
size bir tabak börek getirdim, alırsanız
memnun olurum.” dedi. İ lk defa yüzünü tam
görmüştüm ve içimden (Aman Tanrım!)
dedim. Parlak kırmızı rujlu dudakları,
bembeyaz inci gibi dişleriyle, karşımda sanki
bir manken vardı. Ne diyeceğimi bilemeden
dondum kaldım. Menekşe benim şoka
girdiğimi görünce tabağı elime tutuşturdu.
Elini elime hafifçe değdirince kalbim
duracak gibi oldu. “Menekşe han ım zahmet
etmişsiniz, teşekkür ederim, tabağınızı
boşaltıp hemen getiriyorum, biraz bekleyin
lütfen.” dedim.
Hiç beklemedim bir cevap verdi, “Mesut bey
müsadeniz olursa ben boşaltayım.” dedi.
Hemen kapıdan çekilerek, “Buyurun.”
dedim. Kapıyı kendisi örttü ve mutfağa girdi,
ben de arkasından gittim. Bir melek gibi
süzülerek yürüyordu. Çarşafının altında uzun
topuklu ayakkabı vardı. Çarşafını biraz
yukarı çekmiş, ayakkabısının ve ince siyah
çorabının güzelliği ortaya çıkmıştı. Tabağı
masaya koydu. Ben korkarak sandalyeyi
çektim, “İsterseniz biraz oturun.” dedim.
Hemen oturdu, ben de karşısına oturdum.
“Kocanız nasıl?” dedim. Gözleri bir an
sulandı ve “Çok kötü Mesut bey, çok ağır
ilaçlar kullanıyor ve sürekli uyuyor, biraz
önce yine uyudu, sabaha kadar top atsan
uyanmaz artık!” dedi. Canının çok sıkıldığını
ve biraz dertleşmek istediğini söyledi.
Karımın olmadığını bildiği halde çarşaflı şuh
bir han ımla evde yalnızdım ve şeytan
(Tamam oğlum köşeyi döndün!) diyordu.
Menekşe biraz havadan sudan anlattı ve esas
konuya girdi. Kocasının belinden aşağısıyla
birlikte erkeklik organı da işlev
görmüyormuş ve iyileşmesi yıllar alacakmış.
Menekşe hanım benden ilk defa yardım
istediğinde gözlerindeki gülümsemeyi
anımsadım, ilk mesajını ta o zaman vermişti.
Genç ve güzel kadın 6 aydan beri bir erkeğe
açtı. Aklımdan bunlar geçerken,
Menekşe han ım gözlerime bakarak, “Mesut
bey ben çok özledim...” dedi. Anladığım
halde, “Neyi?” diye sordum. “Biliyorsun... Bir
kadın en çok neyi özlüyorsa onu...” dedi ve
gözleriyle (Beni sik!) diye yalvarırcasına
bakmaya başladı.
Ben de neredeyse 1 aydan beri karım
olmadığından iyice sekse
susamıştı m. Yavaşça Menekşenin
yanaklarından tuttum ve rujlu dudaklarını
emmeye başladım. Belime sarılarak am ını
sertleşen yarağıma dayadı ve dilini ağzıma
soktu. Dilini ısırdım, o da benim dilimi emdi
ve ısırdı. Çarşafının üstünden poposuna
yapıştım, altında külot yoktu ve ipek çarşafın
yumuşaklığıyla poposunun sertliği beni
çıldırtmaya yetmişi. Gözlerine bakarak, “Siz
evdeyken makyaj yaparmısınız?” dedim.
“Hayır, ilk defa bugün kocam uyuduktan
sonra gizlice yaptım.” dedi. “Neden?” dedim.
“Seni çıldırtmak ve kendimi siktirtmek için!”
dedi. Çarşafını bir hamlede üzerinden
çıkardım...
Memeleri çok güzel ve dimdikti. Siyah
külotlu çorap giymişti. Ben külotlu çorap
fetişiydim, onu öyle görünce yarağım biraz
daha büyüdü ve kazık gibi oldu. Rujlu
dudaklarıyla yarağımı yalamaya emmeye
başladı. Ben de çorabının üzerinden am ını
yalamaya, öpmeye ısırmaya başladım. İkimiz
de çıldırmıştık. Çorabının önünü yırttım ve
dilimle içini yaladım. Başımdan tutarak
kendine çekti, “Sik artık beni,
dayanamıyorum, tam 6 aydan beri am ıma
yarak girmedi, sok artık, sok!” diye bağırdı.
Siyah başörtüsüyle altımda sikilmeye hazır
bir karı vardı. Ağzımla ağzına yapıştım.
Nefes alamıyordu ama dilimi ısırıyor ve eliyle
tuttuğu yarağımı am ına sokmaya çalışıyordu.
Amı vıcık vıcık ıslanmış köpürmüştü. Çok dar
ve küçük bir am ı vardı. Benim yarak ise
hayli büyüktü, girerken zorlayacağı belliydi.
Menekşeye “Benim yarak biraz büyük galiba,
sokarken ac ıtabilirim, kusura bakma.” dedim.
“Evet Mesut bey, yarağınız çok büyük,
kocamınkinin iki katı, sokun artık!” dedi.
Birden ve de çok hızlı sokmalıydım altımdan
kaçmasın diye. Bağırmamasını söyledim ve
ağzımı ağzına iyice bastırdım, ki çığlık atarsa
duyulmasın diye. Yarağımı am ına en son
hızımla soktum, Menekşenin çığlığı ağzımın
içinde boğuldu ve gözlerinden yaş geldi.
Altımdan kaçmaya çalışıyor fakat yaraktan
kurtulamıyordu. Yavaşça çektim yavaşça
soktum ve ağzını serbest bıraktım. Zevkten
inlemeye başladı ve yüzlerce kez (Sik beni!)
diye yalvardı.
15-20 dakika yavaş yavaş siktim ve Menekşe
2 kez orgazm oldu, elleri yana düştü. Birkaç
kez dölüm gelmeden beklemiş ve
geciktirmiştim. Birkaç kez
geciktirince benim yarak küser ve dölü
fışkırtmazdı. Kendi karımı da bu yöntemle en
az bir saat sikerdim. Karım da (Ne olur boşal
artık am ım felç oldu!) diye
yalvarırdı .Menekşe de aynı karım gibi
başladı, gözlerime bakarak, “Hadi boşal artık,
fışkırt dölünü, doldur içimi, korkma
korunuyorum!” dedi. Ben de dölümün ancak
bir saat daha am ını sikersem veya götüne
sokarsam fışkıracağını söyledim. “Tamam,
nasıl olsa orospu olduk, götümü de sik ki tam
orospu olayım!” dedi ve arkasını dönüp
domaldı...
Menekşenin götüne hiç yarak girmediği
belliydi. Amından akan sularla göt deliğini
yarağımla yağladım. Sonra yarağımın başını
göt deliğ ine dayayıp yavaş yavaş soktum.
Bağırmasını ve kaçmasını bekliyordum, ama
öyle olmadı. Başı girince, “Acımıyor mu?”
diye sordum. “Acıyor, ama aldığım zevk daha
fazla, yavaş yavaş sok canım!” dedi. Götünün
o dar deliğ ine yavaş yavaş gitgeller yaparak
giriyordum. 5 dakika içinde delik iyice
genişledi ve dibine kadar gömünce Menekşe
derin bir zevk çığlığı attı. Artık hızlı hızlı
sokup çıkarıyordum. 5-6 dakika kadar daha
götünü siktim, dölüm gelmek üzereydi.
Dölüm tam fışkırmak üzereyken götünden
çekipam ına gömdüm ve boşalttım.
Yarağımı am ından çıkarmadan bir süre
arkasına abanmış halde kaldım.
Sonra am ından çıkıp bunu sırtüstü yatırdım
ve dudaklarına yapıştım. 10 dakika öpüştük.
Menekşe aniden kalktı giyindi ve hiçbir şey
söylemeden kaçtı gitti.
Ertesi akşam eve gelirken Menekşeyi tekrar
sikmeyi hayal ediyordum. Ama birdaha
uğramadı. Birkaç gün sonra da (ben
işteyken) taşı nm ışlar. Kapıcıya nereye
taşındıklarını sordum, bilmiyordu. Birdaha
da Menekşeyi bulamadım.

2 yorum:

  1. teşli BAYANLAR Ben kaan 0.5.3.8.5.8.1.5.6.2.9.İSTANBULda Real Sex İstiyorsanız Gizlilige Önem Veren,Gizli aşk ilgi sevgi sexs zevk kaçamak mutluluk arkadaş dost arayan bayanlar sadece bayanlar arasın evli dul bekar fark etmez fantazı arkadasınız sırdasınız sms watsap carı

    YanıtlaSil
  2. Merhaba, Mutsuz ve Doyumsuz Bayanlar Adana ve çevresinde yaşayan, Reel birliktelik düşünen, Gizlilik ve Güven İçerisinde İlişki Arayan Seks'te Sınır Tanımayan ve Ne İstediğini Bilen Doyumsuz Bayanların Mesajını Bekliyorumm
    0545 352 25 52 Özele Açık ! Skype™: Dost_erkek01 Whatsapp var

    Merhaba, Evli Çiftler Eşi için Büyük ve Kalın Düşünenler.. ( Fotoğraf ispatlı ) Eşinizin Mutluluğuna Engel Olmayın 0545 352 25 52 Özele Açık! Whatsapp Var Skype™: Dost_erkek01 Not:Tek Erkeqim.. Deneyimim var.

    Merhaba, Grup seks fante*zisini gerçekleştirme düşüncesinde olan Kararlı Samimi Paylaşıma Açık Gizliliğe Önem Verenler

    * Evli Çiftlere 3. Tek ERKEĞİM!

    * Kocasının yanında bir başka tene dokunma arzusu olan

    * Tost olmayı arzulayan bayanlar

    * Karısı gözlerinin önünde başka bir tene dokunurken aldığı hazzı görmek isteyenler beyler

    * Sizi tanıyan sizin hassasiyetinizi bilen gizliliğe önem veren deneyimli güvenilir sırdaş samimi dost olarak tanışmak isteyenler

    * 0545 352 25 52 Özele Açık ! Skype™: Dost_erkek01 Whatsapp var

    YanıtlaSil